Pergamon Akropol’ün yerleşim planlaması, arazinin coğrafi yapısına göre şekillendirilmiştir. Dik olan tepenin en üst kısmından teraslama yöntemi ile güney ve batı yönüne doğru genişleme göstermiştir. Yukarı ve aşağı şehir olarak iki bölüm halinde gelişme gösteren kent mimarisinde ızgara sistemli yerleşim düzeni ile inşa edilen saraylar, büyük tapınaklar, sosyal ve kültürel yapıları ile başarılı ve örnek bir kent planlamasını ortaya koyar.
Yukarı şehir dediğimiz ve kralların, komutanların ikamet yeri olan kamusal alanda kral sarayları, Arsenaller ve büyük tapınaklar inşa edilmiştir. Aşağı şehirde ise Demeter Tapınağı, Hera tapınağı, Gymnasıon, Aşağı agora gibi halk için daha yalın bir anlayışta gelişen mimari düzeni dikkat çekicidir.
Yukarı şehirde Roma İmparatorları Traian ve Hadrianus için inşa edilen Traianus Tapınağı (M.S II.yy) , alt destekleme tonozları ile büyük bir tapınağın dik bir arazide yerleştirme ve taşıma sorunu büyük bir ustalıkla gerçekleştirilmiştir. Söz konusu tapınağın hemen güney yönünde alt terasında Helenistik Dönem’in 200. 000 ciltlik kitap koleksiyonuna sahip ünlü Pergamon Kütüphanesi yer alır. Athena Tapınağı ile mimari bağı olan kütüphane; Pergamonlular tarafından yeni yazma aracı olarak parşömenin keşfedilmesi ile daha da zengin eser koleksiyonu oluşturulmuştur.
Athena Tapınağı (M.Ö 4.yy), Pergamon’un en erken tarihli tapınağı olup kentin kurtarıcısı ve tanrıçası Athena’ya adanmıştır. Yönlenme durumu ile diğer tapınaklardan ayrılan, anıtsal girişi ve temenos alanındaki adak heykelleri ile galerilerinin mermer korkuluklarında savaş ganimeti olan Galatların silah rölyefleri son derece dikkat çekicidir.
Akropol’ün batı yamacında; Helenistik Dönem’de inşa edilmiş ve 10.000 kişilik kapasiteli, sabit olmayan ahşap sahne konstrüksüyonu olan Pergamon tiyatrosu bulunur. Tiyatro terasının kuzeyinde ise tiyatro ile mimari ve anlam bütünlüğüne sahip şarap tanrısı Dionysos’a adanmış tapınak yer alır.
Tiyatronun güney batısında ve bir alt kodda ise Eumenes II (M.Ö 197-159) Galat barbarlarına karşı nihai başarı sonucu Zeus ve Athena’ya adadığı ve Pergamon Heykeltraşlık Ekol’ün en ünlü eseri olan Zeus sunağı inşa edilmiştir. Frizleri üzerindeki rölyeflerinde söz konusu savaş, Pergamonluların Olympos Tanrıları, Galatların da gigant denilen devler olarak dolaylı anlatımla ifade edilmiştir. Kabartmalardaki duygusal (pathetik) anlatım, antik dönem heykel sanatına Pergamon stilinin önemli bir katkısıdır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder